Ülkemizde her yıl yüzlerce uçurtma etkinliği yapılır, bunlar genellikle uçurtma atölyesi, şenliği, yarışması, festivali diye adlandırılır ve genellikle içe dönük yani ulusal boyutta olur.
Bazıları ise uluslararası olarak projelendirilir. Bugüne kadar Türkiye’de yapılan uluslararası uçurtma festivalleri çeşitli kentlerde 13-14 civarında gerçekleştirilmiştir. Bu uluslararası festivallerin çoğu bir veya birkaç kez yapılmış ve sonrasında sürdürülememiştir. Sürekliliği olan tek uluslararası uçurtma festivali ise İstanbul Uçurtmacılar Derneği (Eski adıyla Eyüp Kardeş Uçurtmacılar Birliği) başkanı Mehmet Naci Aköz’ün projelendirip uyguladığı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi adına gerçekleştirilen “Uluslararası İstanbul Uçurtma Festivalidir”
Türkiye’de yapılan ilk uluslararası uçurtma festivalini projelendirip hayata geçiren Aköz’ün dilinden konunun hikâyesini dinleyelim;
Her işin bir başlangıcı olduğu gibi benim de uluslararası sahada yer almamın, ülkemde uluslararası uçurtma festivalleri projelerini uygulamamın, hatta Türkiye’deki tüm uluslararası festivallerin fikir öncülüğü yapmış olmanın zemininde, 1994 yılında Hollanda’da katıldığım Uluslararası Schaveningen Uçurtma Festivali vardı. 93 – 95 Yılları arası iki yıl Hollanda’da yaşadım, 1994 yılının Eylül ayında bir arkadaşım bana “Schaveningen’ de uçurtma festivali var katılmak istermisin” diye sorduğunda hiç tereddütsüz “evet” cevabını vermiştim.
1.20 Metre boyunda yıldız bir uçurtma yaparak üzerine al bayrağımızı da ekledim ve etkinliğe hazırlandım, arkadaşım için de bir tane uçurtma hazırladık. Bu uçurtmayı hazırlarken aklımdan geçenler ise “Kocaman bir tane uçurtma yaparım, üzerine de Türk Bayrağını yerleştirip bir de TÜRKİYE yazarsam festivalde dikkatleri üzerime çekerim” idi.
Ancak, festival alanına gittiğimde (Hollanda ile İngiltere’nin karşı karşıya baktığı devasa bir sahil kesimiydi) gördüğüm manzara karşısında gerçekten hayretle alandaki uçurtmaları izlemeye koyuldum. Devasa uçurtmalardan oluşan kuşlar, kelebekler, ejderhalar, birbirinden ilginç hayranlık uyandıran uçurtma modellerini görüyordum. Gerçekten şaşırmıştım, çünkü ilk kez bir uluslararası uçurtma festivaline katılıyordum. Bu festival benim için pozitif anlamda ciddi bir kırılma noktası oldu. Daha sonra Hollanda’lı uçurtmacı Willy Van Dieggel ile tanışıp arkadaş olduk (Hollanda’da uçurtma dükkânı vardı ve ilerleyen yıllarda 2 kez İstanbul’daki festivalimize davet ettim)
1995 Yılında Türkiye’ye döndükten sonra uluslararası uçurtma festivalini nasıl yapabilirim araştırmasına girdim, gerçi küçük uçurtma şenliklerini düzenlemiş bu konuda az da olsa tecrübe sahibiydim. 1996 Yılında nihayet Uluslararası İstanbul Uçurtma Festivalini projelendirdim ve sponsorluk arayışları içindeyken İBB’nin kapısını çaldım, ancak çok uğraşmama rağmen sonuç alamadım.
1997 Yılında aynı projeyi biraz daha güncelleyerek yine İBB’nin kapısını çaldım ve bu kez sonuç alarak Türkiye’deki ilk uluslararası uçurtma festivali olan “1. Uluslararası İstanbul Uçurtma Festivali” nin gerçekleşmesini sağladım. İlk uluslararası festivalime Hollanda, Lüksemburg, Avusturya, Almanya ve Malezya’dan toplamda 9 profesyonel uçurtmacı katıldı.
Kadıköy Moda sahilinde gerçekleştirdiğimiz ilk festival pek çok aksaklıkları olsa da (Aksaklıkları ileriki yıllarda fark edecektim) oldukça başarılı ve problemsiz bir şekilde sonuçlandırdık. Bu benim için de, Türkiye’deki uçurtmacılık faaliyetleri için de oldukça önemli bir projeydi.
İlk uluslararası projemizi, misafirlerimizden STACK (Takım sporu ve müsabaka uçurtmacılığı) Avusturya Milli Direktörü ve Avrupa’nın tek kadın uçurtma hakemi Gerdraund Umlauft’un yazdıklarından okumanız için ekte yayınlıyoruz. Türkiye devasa boyutta ve farklı modellerdeki uçurtmalarla, uçurtma flamalarıyla o gün tanıştı. Bugün için “Uluslararası İstanbul Uçurtma Festivali” Dünyada tanınan uçurtma festivalleri arasında ise, bunu 1997 yılında yaptığımız festivale ve o günkü deneyime borçluyuz.
Bu arada, dönemin İstanbul Belediye Başkanı olan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkülerimi ifade etmeden geçmemeliyim. 1997 Yılındaki talebimize İBB evet demeseydi belki bu yol hiç açılmayacak, belki de çok daha uzun yıllar sonra açılacaktı. Ayrıca, sayın başkan tüm misafirlerimizi makamında ağırlayarak projemizi önemsediğini bize göstermiş olmakla bizi ayrıca gururlandırdı ve bu yoldaki çalışmalarımızda bizlere güç verdi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın derneğimizin anı defterine yazdıklarını sizlerle paylaşıyorum.
Bugün 21. 05 1997
“İstanbul 1. ULUSLARARASI UÇURTMA FESTİVALİ’ne Eyüp Kardeş Uçurtmacılar Birliği olarak verdiğiniz büyük destek sebebi ile teşekkür ediyorum.
Öncelikle çocukluk kültürümüzün içinde bahar aylarımızın neşe kaynağı olan unutulmaya yüz tutmuş böyle bir etkinliği yeniden kazandırmanız sebebi ile çalışmalarınızda Allah’tan başarılar diliyorum.
Muhabbetlerimle…
Recep Tayyip Erdoğan
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı
Hülasa;
Bu örnekle, katıldığım her ayrı ülkedeki uluslararası uçurtma festivallerinin hem bana, hem ülkeme, hem de uçurtma kültürümüze çok ciddi katkılar sağladığını görmüş oluyorum. Bugüne kadar onlarca uluslararası uçurtma festivaline katılmış olsam da, Uluslararası Schaveningen Uçurtma Festivalinin önemi benim için çok farklıydı.
1.
ULUSLARARASI İSTANBUL UÇURTMA FESTİVALİ’ne katılan misafir uçurtmacılardan STACK (Avrupa Sportif Uçurtmacılık Federasyonu) Avusturya Milli Direktörü Gerdraund Umlauft’un ülkesine döndükten sonra festivalimizle ilgili internet sayfasında yaptığı değerlendirme;
Sevgili Naci Bey
Aşağıdaki yazıyı İstanbul’daki uçurtma festivaliyle ilgili bütün dünyadaki uçurtmacıları bilgilendirmek için internete (rec. kites) gönderdim.
Eve dönüş yolculuğumuz iyi geçti. Harikulade bir şehirde bütün o güzel insanlarla birlikte güzel bir haftaydı. Umarım biraz olsun yardım edebildik, herhangi bir yardıma ihtiyaç duyarsanız lütfen benimle bağlantı kurun. STACK’a üyelik hakkında bilgiyi gelecek hafta başında göndereceğim. Yarın “Stunt” uçurtmayla ilgili bir danışma olayımız var ve onun organizasyonu ile ilgili çok işim var. İstanbul’daki harikulade işler için sana, Nursel’e (Tercümanımız) ve orada karşılaştığımız herkese çok selamlar. Gerdraud ve Fritz
İstanbul 1. Uçurtma festivali 18 05 1997 tarihinde İstanbul’un Asya yakasında boğazda, bir parkta yapıldı. İstanbul belediyesi katılımları için Avrupa’dan da bazı uçurtmacılar davet etmişti. Biz (Ben ve eşim Fritz) 14,5’de uçakla oraya ulaştık, Hollanda’lı gurup (Willy Van Diegele ve iki arkadaşı) ve Malezya’lılar (Hash ve Monica) oradaydı, Luxsemburg delegasyonu Cuma günü bekleniyordu. Türk uçurtmacılığı hala gelişme aşamasında, sadece bir geleneksel uçurtmaları var (Ağaç ve kâğıttan yapılan, uzun kuyruklu, düz altıgen) ancak “Stunt” uçurtmaları ve ripstop naylon ve cam ya da karbon ipten yapılmış uçurtmaları hiç görmemişlerdi. Hollanda gurubunun getirdiği büyük uçurtmalar, mantar şeklindeki rüzgar hortumları ve bizim spor uçurtmaları çok ilgi topladı. Bir gün basın toplantısı için küçük bir uçurtma sergisi yaptık, kendi ülkemizdeki uçurtma geleneği, uçurtmanın yapılışı ve spor dalı olarak uçurtma hakkında birçok soru vardı.
Cumartesi günü bir motosiklet parkında küçük bir uçurtma yarışması vardı. Ulaştığımızda bütün bu düz uçurtmaların havada olduğunu gördük. Çocuklar, yetişkin insanlar ve hatta polisler uçurtmalarını salıverip uçurmuşlardı. En büyük uçurtma, En küçük uçurtma, En genç uçurtmacı ve benzeri dallarda kazananlar vardı. Havadaki pek çok uçurtma ve uçurtmaları yapanların yaratıcılığı beni şaşırttı. Yarışmadan sonra “Stunt” uçurtmalarımızla gösteri yaptık, rüzgâr biraz fırtınalıydı, fakat arka planda bir camiyle uçurmak güzeldi. Pazar günü festival yapıldı, haftalar önce yapılan yarışmaların finali vardı, renkli, geleneksel giysiler içinde geleneksel Türk dansları yapan okul çocukları vardı. Belediye başkanı geldi ve yarışmanın galiplerine kupalarını verdi ve biz kupalar, tabaklar ve Türk Bayrağı aldık.
Halk festival alanında piknik yaptı, bundan dolayı bizim gösteri için neredeyse uçurmamız mümkün değildi. İnsanlar tam hızdaki bir “Stunt” uçurtmanın çarpmasının ne kadar tehlikeli olabileceğini fark etmediler. Bu yüzden alanın bir kısmının bizim için boşaltılmasını istedik. Basın ve TV uçurtmalarımıza ve uçuruşumuza büyük ilgi gösterdi, özellikle uzun kuyruklu üç uçurtmadan oluşan tren uçurtması pek çok izleyiciyi topladı. Pazartesi günü program yoktu, bu münasebetle deniz motoruyla boğazdan Avrupa yakasına geçtik. Pazarlara gittik, hayattan ve şehrin eski bölümündeki renklerden zevk aldık.
Salı günü İstanbul Belediyesi tarafından eski İstanbul’da bir tur yapmaya davet edildik. İstediğimiz her yere girmeye özel izinli iki minibüsümüz vardı. Topkapı müzesi bir tatil dolayısı ile kapalıydı, fakat Ayasofya’yı ve Sultanahmet camisini ve 15. yy’da yapılmış bir büyük camiyi gezdik. Galata Kulesine çıktık, bazı sarayları ve parkları ziyaret ettik, bir lokantada hızlıca akşam yemeği yedik ve orijinal Türk müziği konserine gittik. 17 saatlik turdan sonra büyük şehrin pek çok kültürel ve pitoresk saraylarının intibalarıyla otelimize döndük.
Çarşamba günü “Stunt” uçurtmayla ilgili atölye çalışması yapmak planlanmıştı fakat planlar değişti, Salı akşamı konserde tanıştığımız başkan bizi makamına davet etti. Böylece öğle üzeri onunla görüştük. Sonra Malezya’lıların ayrılması gerekiyordu ve biz tekrar festival alanına döndük. Bir TV ekibi büyük uçurtmaları filme almak istedi. Çok hafif bir rüzgâr vardı ve sadece çok hafif (UL) Stunt uçurtmaları uçurabildik. Fakat Martin büyük deltayı ve diğer birkaç küçük uçurtmayı alanda koşarak uçurmanın yolunu buldu. Gün biri festival alanında, diğeri iki saat sonra boğazın güzel bir yerinde iki piknikle sona erdi. Perşembe günü eve dönmek için uçuşumuz vardı. Hollanda ve Luxsemburg gurubunun dönüşü Cuma günüydü. İstanbul’da uçurtmayla geçirdiğimiz hafta boyunca bütün uçurtma çeşitleriyle ilgili bilgilendirmeye çalıştık. Türklerin bir uçurtma geleneği var, fakat modern uçurtmacılığa da katılmak istiyorlar ve umarız ki medyanın ve halkın dikkatini çekmekte yardım edebilmişizdir.
İstanbul Belediye Başkanına, tercüman Nursel’e ve Eyüp Kardeş Uçurtmacılar Birliği Başkanı M. Naci Aköz Bey’e en son olarak fakat en az değil, çok büyük teşekkür ederim. O ve ekibi bize cömertçe ev sahipliği yaptı ve İstanbul’da memnuniyet verici bir şekilde kalmamızı sağladı. Bence hepimiz başkanın gelecek yıl İstanbul’daki uçurtma festivali için yaptığı daveti kabul etmekten ve tekrar gelmekten memnun olacağız.
Uçurtma Dünyası, kurumsal tasarımlı uçurtma imalatı, uçurtma festivalleri, uçurtma atölyeleri, kendi uçurtmanı kendin yap uçurtma seti, uçurtma müzesi gezici sergisi ve uçurtma ile ilgili pek çok etkinliği bir arada gerçekleştirmektedir.
Faaliyetlerini 1980 yılından itibaren sürdüren (konuya sadece oyuncakçı olarak bakmayan) ülkemizin ilk ve tek uçurtma firmasıdır.
Uçurtma Dünyası Copyright © 1980-2019 Tüm Hakları Saklıdır. | by JLSbi